Terör olaylarından sonra çocuk ve ergenlerde artan kaygı düzeyiyle birlikte birçok psikiyatrik belirti ve hastalık görülebiliyor. Konuyla ilgili yapılan çalışmalarda çocuk ve ergen yaş grubunda terörizmle ilişkili bulunmuş birçok ruhsal bozukluk olduğu belirtiliyor. Terör olaylarından sonra ortaya çıkması olası psikiyatrik hastalıklar travma sonrası stres bozukluğu, depresyon, ayrılık kaygısı bozukluğu, fobik bozukluklar, yas, somatizasyon, dissosiyatif hastalıklar ve madde kullanımı olarak sıralanıyor. Ortaya çıkan belirtiler ağırlık düzeyine göre bireyin hem günlük işlevselliğini hem de okul yaşamını olumsuz etkiliyor.


Özgüvende azalma görülebiliyor


Yeni Yüzyıl Üniversitesi Gaziosmanpaşa Hastanesi Çocuk Ergen Ruh Sağlığı ve Hastıkları Bölümü’nden Yrd. Doç. Dr. Özlem Şireli Bingöl, “Artan kaygı, çaresizlik ve güvensizlik duygularıyla çocuklarda özgüvende azalma ve aile-arkadaş ilişkilerinde bozulma görülebiliyor” diyor. Kendini güvende hissetmeyen küçük çocuklarda anne ve babasına daha çok yapışma davranışı, ebeveynlerinden ayrılmaktan aşırı korku duyma, uyku sorunları, sinirlilik, okula gitmek istememe, içe kapanma, ders çalışmaya isteksizlik, dikkatsizlik ve ders başarısında azalma görülebiliyor. Ergenlerde özgüven sorunları ve buna bağlı aile ve arkadaş ilişkilerinde bozulmalar küçük çocuklara göre daha ön planda oluyor. Geleceğe dair umudu azalan bir ergenin hayatın diğer alanlarında olduğu gibi dersleri konusunda da isteksizlik yaşaması ve akademik başarısında azalma olması çoğu kez kaçınılmaz oluyor.

Terör eylemlerinin ortaya çıkardığı etkiler


  • Kitlesel olarak aşırı korku ve yoğun tehdit algısı oluşturuyor.

  • Bireysel olarak artan korku ve çaresizlik duyguları önemli zararlara ve ağır yıkımlara neden oluyor.

  • Devletin vatandaşını korumasıyla ilgili devletle halk arasında algılanan gizli sosyal anlaşmayı bozuyor.


Tekrarlanan görüntüler olayın kendisi kadar etkili


Yapılan çalışmalar, çocukların yaşanan terör olaylarına medya yoluyla şahit olmalarının tehdit algısını artırdığına dikkat çekiyor. Yapılan değerlendirmelerde olaya sadece medya aracılığıyla tanıklık etmenin doğrudan maruziyetle benzer düzeyde akut stres tepkileri ortaya çıkardığı görülüyor.


Başka bir anlatımla, terör saldırılarına yakından maruz kalanlar ile televizyonda kamera görüntülerine, radyodan duyulan bombalama öykülerine, yazılı basın ve sosyal medyada çıkan haberlere tanıklık edenlerde benzer olumsuz etkiler meydana gelebiliyor.


Ebeveynin kaygıyla baş etme becerisi çok önemli


Terör olaylarının çocuk ve ergenlerde olduğu gibi anne babalar üzerinde de olumsuz etkileri olabiliyor. Benzer çaresizlik ve kaygıyı duyumsayan ebeveynin, çocuklarının güvenliğiyle ilgili kaygı yaşamaları onları mevcut kriz durumuyla baş etme konusunda zor durumda bırakabiliyor. Ebeveynlerin kaygıyla baş etme becerisi ve travma sonrası verdiği tepkiler çocuk ve ergenlerin ruh sağlığıyla yakından ilişkili bulunuyor.


Ebeveynin aşırı kaygılı konuşma ve tutumları, güven algısı sarsılmış olan çocuğun kaygısını artırıp çaresizlik duygusunu pekiştirebiliyor. Anne babaların çocuklarını alışveriş merkezine göndermeme, metroya bindirmeme gibi tutumları çocuklarda korkunun şiddetlenip fobik davranışların pekişmesine yol açabiliyor.


Anne-babaların hataları


  • Anne babalar karşılaştıkları terör olayları sonrasında yoğun kaygı yaşayıp buna bağlı yanlış tutumlarla çocuklarının sıkıntılarını pekiştirerek gereksinim duydukları güven ortamının oluşmasını engelleyebiliyor.

  • Artan kaygı nedeniyle ebeveynin aşırı düşkün yaklaşımları, çocuğun bireysel gelişimini kısıtlayarak anne babaya bağımlı çocuklar yetişmesine yol açabiliyor.

  • Yetişkinlerin yoğun öfkeli tutumlar sergilemeleri, çocukta suçluluk, özgüven eksikliği, öfke, korku ve çaresizliği pekiştirebiliyor.

Çocuklarınızı travmanın etkilerinden koruyun


Anne - babalara düşenler:


  • Uygun destek sağlamak ve çocuğun ihtiyaç duyduğu güven ortamını oluşturmak.

  • Çocuğun yaşadığı korku ve çaresizlik duygularını doğru anlamak ve yaşadığı güvensizlik hissini ortadan kaldırmak.

  • Çocuğa inandırıcı olmayan güvenceler vermemek, gerçekçi güven önlemleri almak.

  • Çocuğun medya aracılığıyla daha fazla travmatize olmasını engellemek.

  • Alışverişe gitme, ev işleri vb. günlük aktiviteleri sürdürmek.

  • Yeterli olamadıklarını fark ettikleri noktada tedavi edici profesyonel destek almak.

  • Kendi duygularının farkında olup sağlıklı çözüm yollarına ulaşarak stresle baş etme becerilerini artırmak.

Yazı: Ceyda Erenoğlu


Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.