1920’li yıllarda 1. Dünya Savaşından yeni çıkan ve bu süreçten çok bunalan insanlar eğlence sektörüne zaman ayırmaya ve kabare, tiyatro, caz salonları gibi eğlence mekânlarında çokça zaman geçirmeye başladılar. Haliyle bu dönemin modası da oldukça şatafatlı, göz dolduran ve ihtişamlı parçalardan oluşmuştur. Döneme damgasını vuran makyaj stilleri ise yazının devamında.

Yüz: 1920’li yıllarda beyaz ten çok moda. Kadınlar yüzlerinde oldukça mümkün olduğunca fildişi gibi bir görünüm elde etmeye çalışmışlar. Bunun yanında mat görüntüden hoşlandıkları da çok aşikâr. Zira bolca pudradan bahsetmek mümkün. Keskin kontör çizgilerinden ziyade yüzü daha masum ve yuvarlak gösteren bir ten makyajı tercih ediliyor.

Gözler: Gözlerde de yine masumiyet ön planda. Oldukça belirgin ve koyu renkler kullanılmasına rağmen gözleri yuvarlak gösterecek kontörler uygulandığı için koyu gözlerle masum görüntüler elde edilmiş. Yine keskin hatlardan uzak dumanlı ve kullanılan koyu renklere rağmen yumuşak bir göz makyajı ve bolca rimelden yararlanılmış.

Kaşlar: 1920’li yıllarda kaşlar incecik ve keskin hatlardan uzak tasarlanırmış. Uçları da aşağı bakacak modeller ile yine yüze masumiyet katma çabasını görüyoruz.

Dudaklar: Makyajda en vamp olan yer dudaklar. Mümkün olduğunca koyu kahverengiler ve koyu kırmızılar kullanışmış bu dönemde. Fakat yine keskin ve net çizgilerden uzak kalp şeklinde dudaklar moda. Hatta çokça meşhur olan kenarları boş bırakıp ağzı oldukça küçük gösterme modası da yine bu döneme ait. Kırmızı rujun tarihi ise bu içerikte...

Yanaklar: Allık olarak açık pembeler çokça kullanılmış ve keskin hatlardan hoşlanılmadığı için kontör uygulaması çok fazla kullanılmamış. Bronzer’ ın ise B’ si dahi yok.

Tırnaklar: Tırnaklarda en sık görülen manikür çift taraflı yarım ay manikürü. Tırnak törpüleri ise yuvarlak.

Saçlar: Kısa kesilmiş saçlar çok moda. Dümdüz ya da parmak dalgası dediğimiz S şeklindeki dalgalar ile şekillendirilen bu saçlara ince saç bantları ya da tüllü şapkalar eşlik ediyor.