Prof. Dr. Üskent diyor ki;

Kanserin cerrahi ve radyoterapi dışında ilaçlarla tedavisinin geçmişi 1. Dünya Savaşı’nı izleyen yıllara uzanır. Bu yıllarda bir harp gazı olarak kullanılan Nitrojen Mustard (hardal gazı) hodgkin lenfomanın tedavisinde bir çığır açmıştır. Sonraki yıllarda genel olarak sitositatik olarak adlandırılan, kanser hücresinin çoğalmasını durduran veya DNA yapısını bozarak onu ölüme götüren kemoterapetik ilaçlar tedavideki yerlerini almıştır. Bu ilaçlar, kanser hücreleri kadar, diğer aktif olarak çoğalmakta olan normal hücreleri de (saç, sakal, kemik iliği ve gastrointestinal mukoza hücreleri, üreme hücreleri) etkilediğinden bu dokulara ait yan etki oluştururlar. Saç dökülmesi, sindirim sistemi ile ilgili belirtiler ve kemik iliğinin baskılanmasına bağlı kan hücrelerinde azalma bu nedenlerle oluşur. Kanser hücresinin kendi DNA’sını tamir işlevleri normal hücreye göre daha az olduğundan, bu tedavilerle kanserli dokuyu yok edebilmek (bazı kanser türlerinde) mümkün olabilir. Tümör kinetiğinin temel prensibi olarak, hızlı çoğalan, bölünme hızları yüksek olan kanserler sitotoksik kemoterapiye daha iyi yanıt verirler. Bölünme hızı düşük tümörlerde ise kanser hücrelerinin bir kısmı istirahat fazında olduğu için tedaviden etkilenmezler. Ayrıca, kanser hücreleri, normal hücrelerin kendilerini kimyasal toksinlere karşı koruduğu MDR genini kullanarak kısa sürede ilaca direnç kazanırlar.





Medikal Onkoloji Uzm. Prof. Dr. Haluk Onat diyor ki;

Yaşam süresi uzadı… “Kanser hastalarının yaşam süreleri tedavi yaklaşımının belirlenip, ilaçların kullanılmasıyla birlikte uzadı. Hatta bazılarının tedavi edilebilir hastalık haline geldiği yapılan çalışmalarla da gösterildi. Metastatik barsak kanserinde 20 yıl önce altı ay olan ortalama ömür, bugün üç yıla kadar uzatıldı. Bu son derece büyük ve önemli bir sonuç. Bugün birçok kanser türünde tedaviyi ayrıntılandırıp, bireyselleştirecek bilgiye sahibiz.”




Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Necdet Üskent diyor ki;


“Bilimdeki ilerlemeler sayesinde medikal onkoloji de artık “butik tedavi” haline geliyor. Bireyselleştirilmiş kanser tedavisi yaklaşımı, Dünya Sağlık Örgütü gibi kurumlar tarafından uluslararası kılavuzlarda belirlenmiş durumda. Uluslararası standartlarda belirlenen tedavi sonuçlarıyla, hekimler hangi durumda, nasıl hareket etmeleri gerektiğine karar veriyorlar.”




Moleküler biyoloji, genetik ve hücre bilimindeki gelişmeler sayesinde kanserin nasıl başladığı, geliştiği ve yayıldığı daha iyi bilinmektedir.




Kelime anlamı ‘ilaçla’ tedavi olan kemoterapi, vücutta istenmeyen hücrelerin yok edilmesi veya kontrol altına alınması amacıyla kullanılıyor.





Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!
  • Misafir Biyolojik silahı vücudumuza veriyorsunuz yani
    CEVAPLA

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.