Çağımızda disiplin sanki kötü bir kelimeymiş gibi dudak bükerek algılanıyor. Etrafta o kadar çok "ebeveyn gurusu" var ki, tüm o verdikleri tavsiyeler karşısında artık ne yapmamız ve ne yapmamamız gerektiğini bilemez durumdayız. Doğal olarak ona neyin doğru neyin yanlış olduğunu da nasıl öğreteceğimizi bilemiyoruz. Eğer çocuğunuz deliler gibi bağırmayı alışkanlık edinmiş, bakıcısının suratına oyuncakları atıyor ya da gülerek arkadaşı Ali’nin suratını çok ciddi tokatlıyorsa artık harekete geçme zamanı gelmiştir.





Neden disiplin?



Disiplin, çocuğunuzu güvene alır ve onu sosyal hayata hazırlar. Eğer kendinizi disiplin kelimesini kullanırken rahat hissetmiyorsanız, bu sizin bu kelimeden anladığınız yanlış anlamdan kaynaklanıyordur. Anne-babaların çoğu disiplini cezayla karıştırırlar. Fakat disiplin, çocuğa öğretmek için çok önemli bir araç. Birçoğumuz disiplin kelimesini eski günlerle bağdaştırıyor. Çocukların dövüldüğü zamanlarla... Bu aslında sınırları çizmekle alakalı bir şey. Bunun da çok küçük yaşlardan itibaren edinilmesi gerekir. O zaman, eğitici bir yolla sınırları belirlemeyi nasıl öğretebiliriz?





Sahanızı belirleyin



Uzmanlara göre altın kural, tutarlılık. Eğer bütün gün bir kurala uyması için çocuğu zorlayıp akşama da yumuşarsanız, ona karışık bir mesaj vermiş olursunuz. Eğer, hayır demeniz belki demekse, bu çocuğunuzun aklını karıştırır ve o da hep sınırları test eder. Ancak, tutarlı olması gereken sadece siz değilsiniz. İki ebeveynin de birbirleri ile uyum içinde olmaları şart. Çocuklar genelde iyi polis, kötü polis oyununu oynamaya bayılırlar ve sizi de birbirinize karşı bir oyuna sokarlar.





Siz tam çocuğu bir süredir yatağa yatırmaya zorlarken kocanız bir anda işten gelip çocukla oyun oynamaya başlarsa o zaman kocanızı da disiplin altına sokmanız gerekebilir! Çocuğunuzun önünde birbirinize destek olun, kollayın, eşiniz haksız olduğunu düşünseniz bile bunu yapın. Bunu biz değil, uzmanlar söylüyor. Tartışmanızı sonra kendi aranızda yapın.





Tutarlılık her zaman sonuca ulaşır. Tutarlılığın kesinliğini sağlamak için birtakım kurallarımız olmalıdır. bu kuralların çocuk tarafından anlaşılabilir olması ve onları uygulamaya istekli olması için ailecek yapılan bir konusmada hep beraber konusularak karar verilmesi gerekir. Çocuk bir kuralın koyulmasında söz sahibi olduysa uygulamada da daha istekli olacaktır.



Ceza yerine davranışın sonucunu görmesine yardım edin. Mesela “akşam yemeğinden önce puding de yiyemezsin” gibi... Bu, hem uygun hem çabuk ve işe yarayan bir kuraldır. Ayrıca çocuğunuza hemen cevap vermektense, problemi onun kendi başına çözebilmesi için onu teşvik edin. Onu çok fazla kuralla boğmamaya çalışın. Belirli ve özel kurallar koyun. “İyi olmak” çok klişe ve genel bir cümle yerine, “Akşamları 9’da yatmalısın” ya da “Biz ailece her şeyi paylaşırız” demek daha doğrudur.





Kuralları bozmak



Her ne kadar tutarlı pozitif ebeveynler de olsanız bazen çocuğunuzun kabul edilemez davranışları olacaktır. Eğer ufaklık, kız kardeşini kötü bir şekilde iterse ya da başka bir çocuğu ısırırsa ne yapacaksınız?





Evet, dayanması zor bir durum ama o sırada fiziksel bir ceza vermek durumu çok daha kötüleştirir. Böyle durumlarda yapmanız gereken şey, çocuğunuzun dikkatini çekmek ve ona keskin bir şekilde bakmaktır. Keskin bakışlar genelde çocuklarda vicdan azabı ve pişmanlık yaratmaz. Korkuyu artırır ve daha değişken olmaları için onları cesaretlendirir. Üstelik keskin bakışın etkili olabilmesi için her seferinde daha sert olması gerekir.





Dış etkenler



Eğer disiplini uygulayan sadece siz ve eşinizseniz, sonunda kendinizi kötü adam gibi hissetmeniz normaldir. Çocuğunuz başka kişiler tarafından da disiplin görüyorsa, o noktada sizin o kişilerle kuracağınız iletişim çok önemli. Onlara mesajı geçmeli ve bu konuda tutarlı olmalısınız.




Çocuğunuzun beraberken çok eğlendiği kişilerle ilgili bir problemi olmaz. Farklı durumlardan farklı davranış şekillerini öğrenirler. Bazen çok yoğun bir şekilde uzlaşmanın en iyi sonuç olabileceğini düşünüyorsanız, ebeveynlerinizin evinde kurallar yaratmaya çalışmaktansa onlara giderken yolda bunları halletmeye çalışın. Mesela onlara “Çikolata vermenize karşı değilim ama bunu öğle yemeğinden sonra yapabilir miyiz?” diyebilirsiniz.

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.