CareerBuilder’ın gerçekleştirdiği bir araştırmaya göre; dağınıklık, kariyeri olumsuz etkiliyor. İşverenlerin neredeyse 3’te 1’i düzensiz ve dağınık bir ortamda çalışanları terfi ettirmeye pek yanaşmıyor. Peki, dağınıklık gerçekten terfi ve başarıyı ne kadar etkiliyor? Araştırma şirketi CareerBuilder’ın 2 bin 662 işe alımmüdürü ve 5 bin 299 çalışan arasında yaptığı araştırmaya göre çalışanların yüzde 33’ü dağınık olma eğiliminde olduklarını belirtti. Şirketlerin dijital çalışma ortamlarına kaymalarına rağmen çalışanların yüzde 51’i hâlâ masalarında kâğıt dosyaları bulunduğunu söyledi. Çalışanlar birden fazla projeyi başarı ile yürütüyor olsalar bile işyerindeki dağınıklık onlar hakkında olumsuz düşüncelere neden oluyor. Araştırmada, işverenlerin yüzde 38’i birmasayı kaplayan kâğıt yığınlarının o kişi hakkında olumsuz bir algı yarattığını söyledi. İşverenlerin yüzde 16’sı söz konusu çalışanın düzensiz olduğunu düşünürken, yüzde 16’sı tertipsiz ve savruk olduğunu düşünüyor.

Kariyerde doğrudan etkili!

Kişisel özelliklerimiz ve alışkanlıklarımızın kariyerimiz üzerinde doğrudan etkisi olduğunu belirten Psikolog NazımSerin, her iki kavramın da kişinin işteki verimliliği, başarısı ve uyumu açısından olumlu olabileceği gibi, tam tersinin demümkün olduğunu belirtiyor. Serin’e göre, kişinin sadece dağınıklığına ya da düzenliliğine bakarak onunla ilgili bir sonuca ulaşmak oldukça sakıncalı. Bazı durumlarda dağınıklığın, kişinin “öğrenme stilinin” veya “çalışma alışkanlığının” doğal bir sonucu olduğunu savunan Serin, “Araştırmalar, herkesin kendine has bir öğrenme stili olduğunu, ancak bu stile uygun çalışma koşullarında verimli olabildiğini gösteriyor. Örneğin kimi görsel, kimi işitsel, kimisi ise daha çok kinestetik (dokunmaya ve harekete dayalı) yollarla daha verimli olabiliyor” diyor ve ekliyor: “Kinestetik stile sahip olan birisi, görsel stile sahip olan birine kıyasla daha dağınık olabilir ama bu onun başarısız olacağı anlamına gelmez; tersine, düzene zorlanırlarsa başarısız olacağı anlamına gelir.”

Niteliğe göre değişiyor!

Serin, nasıl bir iş için seçim yapıldığının önemine dikkat çekiyor ve ekliyor: “Kimi işlerde düzenlilik, detaycılık gibi kişilik özellikleri fonksiyonel olabilirken bazı işlerde sosyallik, güçlü iletişim gibi özellikler daha ön plana çıkabilir.”

‘Önyargılar iş yaşamını da etkisi altına alıyor’

Serin, “Dağınıklığın tersine, kimi zaman fazla düzenli ve titiz olmanın da kişiyi başarısızlığa itebileceğini hatırlamak gerekir. Aşırı düzenli ama mükemmeliyetçi oldukları için ayrıntılara boğulan ve bu nedenle başladıkları işleri bitiremeyen çalışan profilleri de en az problemli dağınıklar kadar başarısızlık yaşayabilirler” diyor. “Dağınıklık veya düzenlilik tek başına fazla sağlam veriler değildir. Birbirini çürüten iddialar olduğunu görüyoruz” diyen Serin, şu örnekleri veriyor: “Tezlerin hepsini de doğrulayabilecek veya yanlışlığını anlatabilecek bulgular olabilir. O halde bunlardan hangisinin doğru olacağı duruma ve kişiye göre değerlendirilmelidir. Önemli olan dağınıklığın kişinin görev tanımı, verimliliği ve şirketin beklentileri açısından bozucu etki yaratıp yaratmadığıdır.”

‘Zorlamak başarısızlık getirir’

Bilgin, dağınık olmanın işin niteliğine göre etkisi olabileceğini, bu konuda çok farklı görüşlerin olduğunu savunuyor ve dağınık çalışmanın zaman yönetimi açısından dezavantajlar yarattığına inanıyor. Bilgin, alternatif bir görüşe göre ise dağınık görünen ortamlarda en az düzenli olanlar kadar üretken çalışılabileceğini, daha esnek, daha yaratıcı olunabildiğinin savunulduğunu söylüyor. Bilgin, Freedman ve Abrahamson’ın “Mükemmel Dağınıklık” kitabını buna örnek gösteriyor.

Performans düşmezse terfiyi engellemez!

Securitas Güvenlik Hizmetleri Türkiye, İK Müdürü Neşe G. Bilgin “Bizde dağınıklık, değerlendirilen bir unsur değil. Zamanın etkin yönetimi, sistemdeki yetkinliklerden ‘Planlama ve organizasyon’ davranış kodları arasında yer alıyor” diyor. “Zaman yönetimi ve dağınıklık ilişkisi biraz dolaylı ve değişken. Sistematik çalışma davranışı da öyle” diyen Bilgin, şöyle devam ediyor: “Değerlendirilen bir unsur olsaydı, eksiklik denilemese de geliştirilmesi gereken bir alan olarak belirlenebilirdi. Dağınıklık ve düzensizlik performansa doğrudan etkili olmadığı sürece terfi fırsatını engellemez.”

10 yıl öncesine ait dosyaları tutanlar bile var!

• Araştırmaya katılan çalışanların yüzde 38’i şu anda masalarının yüzde 50’sinin; yüzde 16’sı ise yüzde 75’inin işle ilgili materyallerle kaplı olduğunu söyledi.
• Araştırmaya katılanların yüzde 36’sı masalarında bulunan dağınıklığın en fazla 1 yıl öncesinden kalma dosyalar olduğunu söylerken, yüzde 13’ü 5 yıl ve öncesine; yüzde 6’sı ise 10 yıldan öncesine ait dosyaların olduğunu belirtti.