Optimal beslenme için günde 5 porsiyon sebze meyve ya da buna denk gelen düzeyde meyve suyu tüketilmesi gerekiyor. Alınan sebze ve meyvenin en az iki porsiyonunu yeşil yapraklı sebzeler, domates, portakal, limon gibi turunçgiller oluşturmalı. Düşük sebze ve meyve tüketimi; gastrointestinal kanser (yüzde 19), iskemik kalp hastalıkları (yüzde 31), inme (yüzde 11), kardiyovasküler hastalıklar (yüzde 85) ve kansere (yüzde 15) yol açabiliyor. Ayrıca lezzeti ve serinliğiyle de yaz aylarının tercih edilen içeceği olan meyve suları, güçlü antioksidan etkinlik gösteren bileşenler (vitamin C, b-karoten, polifenolik bileşenler...) yönünden de zengin. Bu özellikleriyle bazı kanser türleri ile kalp hastalıkları ve diğer kronik hastalıklara karşı koruyucu potansiyel etkileri bulunuyor.





Meyvelerden gökkuşağı yaratın


Meyve ve sebze suyunun tüketilmesi hem sindirim hem de vücudun besini anında emmesi bakımından daha hızlı bir sonuç veriyor. Sebze ve meyvelerin suyu sıkılmış halde tüketilmesi minerallerin neredeyse yüzde 100’ünün alınmasını sağlıyor. Ayrıca meyve sularında birden fazla meyvenin bir araya getirilmesiyle, meyvelerden alınan antioksidan çeşitleniyor. Bu çeşitliliği meyve ve sebzelerin içindeki pigmentler, yansıttıkları farklı renklerle ortaya koyuyor. Potasyum, magnezyum gibi mineraller yönünden zengin olan meyve suyu, meyve çeşitlerine göre içeriğinde barındırdığı A, C, E gibi vitaminler ve folik asitle sıvının enerjiye hızlıca dönüşmesini sağlıyor. Kuvvetli bir kahvaltı edemeyen kişilere, özellikle bir bardak meyve suyu içmeleri öneriliyor. Böylece vücut, güne başlarken ihtiyacı olan enerjiyi en pratik ve sağlıklı şekilde alabiliyor.





İşte meyvelerin dünyası...



Domates


Domatesin antioksidan etkisinin çok kuvvetli olduğu belirtiliyor. Yapılan çalışmalar koroner kalp hastalıkları ve prostat, serviks, kolon, akciğer, meme, özefagus, rektum, rahim, mide, pankreas gibi çeşitli kanser türlerine karşı koruyucu potansiyel etki gösterdiğine işaret ediyor.




Nar


Nar suyunun içerdiği biyoaktif bileşenler tümör oluşumu ve gelişimini engelleyici, kardiyovasküler hastalıklar, diyabet, bakteriyal infeksiyonlar, antibiyotik direnci ve deri hasarlarına karşı önleyici ve tedavi edici potansiyel etkiler sunuyor.




Çilek, ahududu, böğürtlen, vişne


Çilek, ahududu, böğürtlen, vişne gibi üzümsü meyve sularında bulunan biyoaktif bileşenler tümör oluşumu ve gelişimini engelleyici (akciğer, meme, uterus, kolon, ağız, prostat, özofagus) ve menopoz sonrası dönemde yaşla ilişkili bilişsel zayıflamayı azaltıcı potansiyel etkisi olduğu ileri sürülüyor.




Portakal


Portakal suyunda antioksidan potansiyele ve sağlığı geliştirici kapasiteye sahip bileşenler bulunuyor. Bu bileşenlerin portakal suyunda bulunan C vitaminiyle birlikte bağışıklık sistemini güçlendirdiği belirtiliyor. Bir bardak portakal suyu 132 kcal içeriyor ve günlük C vitamini gereksiniminin %30’unu karşılıyor. C vitamini eksikliğinde diş etlerinde kanama, eklemlerde şişlik ve ağrılar, vücudun diğer yerlerinde ufak darbelerle kanamalar görülüyor. Özellikle turunçgillerde bolca bulunan C vitamini vücuda güç veriyor, enfeksiyonlara karşı vücudu koruyor ve demirin kana geçmesini kolaylaştırıyor.




Havuç


Güneşin rengini bünyesinde barındıran havuç ise, A vitamini aktivitesi gösteren ve bir karotenoid olan beta-karotenden yana çok zengindir. A vitamini; gözlerimizin karanlıkta normal olarak görmesine ve alacakaranlığa alışmasına yardım ediyor. Karotenoid formları bir antioksidan olarak çalışıyorlar ve çeşitli kanser türleriyle yaşlanmaya bağlı hastalıklara karşı potansiyel koruyucu.




Kayısı


Potasyum, folat ve A vitaminine dönüşebilen karotenoidlerden özellikle beta karoten açısından çok zengin olan kayısı ise gözlerin karanlıkta normal olarak görmesine ve alacakaranlığa alışmasına yardım ediyor. Hücre ve dokuların sağlıklı bir şekilde büyümelerini sağlıyor. Ağız, mide, ince bağırsaklar, solunum ve üreme sistemi ile idrar yollarındaki deri ve dokuların sağlıklı bir şekilde devamlılığını sağlayarak vücudu enfeksiyonlara karşı koruyor.




Şeftali


Şeftalinin bileşimi inanılmaz yoğun ve etkili. Bu bileşenlerin hepsi güçlü antioksidan etkinlik gösteriyorlar. Şeftali vücudun dış yüzeyini, sindirim, solunum, üreme ve görme organlarını dıştan gelecek mikroplardan koruyan epitel hücrelerin çalışması ve gözün ışık durumuna göre ayarlanması için ve vücudun hastalıklara karşı savunma sisteminin oluşumunda da yardımcı.




Üzüm


Üzüm suyu ise “catechin, epicatechin, quercetin ve anthocyanin” gibi flavonoidlerden zengin. Üzüm suyu flavonoidlerinin potansiyel antioksidan etkinlik göstererek oksidatif strese karşı koruyucu etkinlik gösterdiği, serbest radikal hasarını ve diyetle ilintili kronik hastalık riskini azalttığı ileri sürülüyor. Özellikle mor üzüm ve mor üzüm suyunda bulunan polifenollerin kalp hastalıklarından koruyucu etkisi olduğu bildiriliyor.





Prof. Dr. Sevinç Yücecan


Yakın Doğu Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü


Öğretim Üyesi















Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.