Genelde, diyet yapmaya karar veren kişiler, önce kime gideceğini araştırır, internette gezer, bakar, özgeçmişini okur, hakkında yorumlar var ise inceler ve en önemlisi etrafına, tanıdıklarına, kime gideyim diye sorar. En etkili olan, bir yakını, arkadaşı o diyetisyene gitmiş ve halinden memnun ise, onun tavsiyesidir. Bazı insanlar kendi ile ilgili bu kararları tek başına alırlar, tek başına randevuyu ayarlar ve tek başına diyetisyene gelirler. Bazıları da yanlarına mutlaka destekçi alırlar. Bu destekçi en yakın arkadaş, eş, çocuk, anne veya baba olabilir. Her hafta beraber diyetisyene gider, beraber alışveriş yapar ve bazen de birbirilerini motive etmek için gün içinde konuşurlar, takip ederler. Bu kimisi için motivasyon kimisi için baskı demektir. Bu sebeple bu desteğin dozu da şekli de çok önemlidir.


Eşiniz size destek mi?

Geçenlerde bir karı-koca geldiler, karşıma oturdular. Kadın bugüne kadar yaptıklarını, beslenme öyküsünü, ne yediğini yemediğini anlatıyor, eşi ise sürekli sözünü kesip “şunu da söyle bunu da söyle” diyor. Kadın biraz duruyor, eşinin konuşması bitince kaldığı yerden devam ediyor. Eşi her fırsatta eklemeler yapıyor, eksik kalmasın diye ve hatta “o söylemez ben anlatayım” diyerek bana bilmem gereken her bilgiyi veriyor. Gözünüzde nasıl bir çift canlandı? Hoşunuza gitti mi yoksa sizi rahatsız eden bir durum var mı? İkisini de dinledim. Söyledikleri benim için çok değerliydi. Burada sorulacak 4 önemli sorum vardı;


  • Kadına; gerçekten diyet yapmak istiyor musunuz?
  • Kocasına; gerçekten destek olmak istiyor musunuz?
  • Kocasına; eşiniz için söylediğim her şeyi siz de yapabilecek misiniz?
  • Kadına; eşinizin, sizin adınıza söylediği bu bilgiler sizi motive mi ediyor, mutsuz mu ediyor?


Bu soruları şimdi kendinize de sorun. Buradaki eş, arkadaş, çocuk olabilir tabii ki. Kadın bazı bilgileri söylemek istemediğine göre başlamaya hazır olmayabilir. “Dur bir başlayalım da” diyerek ertelemek üzere diyete başlıyor olabilir. Eşinin veya yanındakinin zoru ile gelmiş olabilir. Bu durumda diyet işe yaramaz! Çünkü uygulanmayan bir liste mutsuzluk demektir, stres demektir. Eşine destek olmak isteyen bir koca olarak da bu bilgileri vermek, onu buraya getirmek, gerekli ayrıntıları anlatmak harika, ama iş bununla bitmiyor. Gerçekten desteğe ihtiyacı var ise ve siz eş, arkadaş olarak ona yardımcı olmak istiyorsanız daha fazlasını yapın! Her şeyi siz halledin demiyorum ama hangi konularda takıldığını, nerede kaçamak yaptığını, neden başaramadığını biliyorsanız buralarda destek olun. Örneğin, kadın arada “daha önce de diyetisyene gittim ama hiç devam etmedim” dedi. Demek ki burada size düşen görev randevulara düzenli gelmesini sağlamak. Bir başka cümlede ise “moralim bozulunca çok yiyorum, psikolojik bu durum” dedi. Belki de burada bir süre moralini yüksek tutmak veya morali bozuk olduğu zamanlarda yemek yerine başka şeyler ile ona seçenekler sunmak gerek.


Söylediklerim sizin için de geçerli!

Bunu söylediğimde herkes aynı tepkiyi vermez ama o görüşmede kadının eşi bir anda “Yok canım öyle şey, benim kilom yok ki, ben istediğimi yerim, o kendine dikkat etsin” dedi ve destek bir anda bitti. Ben elimden geleni yaparım ama beni karıştırmayın diyerek olmaz bu iş. “Peki, sizce bu kadar iradesi kuvvetli olsaydı, siz önünde yerken kendini tutabilseydi, bu problem var olur muydu?” diye sordum. “Ben mi suçluyum?” dedi üzülerek. “Hayır” dedim hemen. “Asla suç ve suçlu yok. Etki ve tepki var. Siz eşinize destek olmak ve artık bu fazla kiloları vermesini ve sağlıklı olmasını isteyen bir eşsiniz. Bunun için eşiniz çok da şanslı aslında. Ama farkında olmadan onu olumsuz etkiliyor olabilirsiniz” dedim, durdu, düşündü ve “Hiç böyle düşünmemiştim” dedi. Ve gerçek soruyu sordu bana. “Ben ne yapabilirim?” Artık başlayabiliriz dedim ve kadın inanılmaz rahat bir şekilde başladı diyetine. Eşine diyet yazmadım tabii ama evde pişecek yemekleri, beraber yapabilecekleri kaçamakları, evde olmaması gerekenleri konuştuk.


Başarının sırrı

İlk başta bu destek kadını mutsuz ederken, biraz şekil değiştirdiği ve daha dikkatli davrandığı için eşinden gelen aynı destek kadını şu anda mutlu ediyor! Çünkü kadın diyet yapmıyor, artık “Ailece sağlıklı ve biraz daha planlı” besleniyorlar. Eşinin canı iskender çekerse kadın 1 porsiyon erkek 1.5 porsiyon yiyor ama ikisi de “Üzerine tereyağı çok koymayın” diyor. Ortak noktalar arttıkça kadın başarıyor, kadın başardıkça ailece daha sağlıklı besleniyorlar ve mutlular! Amaç da bu değil miydi zaten? Bu örneği çok ayrıntısına girmeden sizlerle paylaşmak istedim, çünkü bu sorulması gereken 4 soru ve cevapları sizin için de çok önemli olabilir. Bazı kişiler tek başına ve özellikle kimseye duyurmadan diyet yapabilirler, bu şekilde kendileri daha iyi hissedebilirler. Onlar için doğru bu ise devam etsinler. Ama yanımda biri olsun diyenler, eşinize, arkadaşınıza, çocuğunuza, yanınıza destekçi kim var ise bu yazıyı onunla paylaşın. Ekip olmak, birlik olmak, birbirini anlamak her şeyi çözer.


Haber: Ceyda Erenoğlu

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.