Yaşadığımız kültürün insan bedeniyle kurduğu bağ, nasıl hissettiğinden çok nasıl göründüğüyle ilgili. Günlük hayatımızda birçoğumuz bedenimizi kullanmamızı gerektirmeyen işler yapıyor, oturuyor, araba kullanıyor, tekrar oturuyoruz... Aslında 21. yüzyıla oturma yüzyılı dense yeridir... Bedenimizle kuramadığımız bu bağ bizi onun mesajlarına da duyarsız hale getiriyor... Bilmediğimiz bir dilde iletilen talepleri karşılamada yetersiz oluyor ve bu şekilde ondan gittikçe daha da uzaklaşıyoruz.


Bir yandan batı tıbbının iyileşmeyi bedenin bir fonksiyonu olarak değil de medikal müdahalenin sonucu olarak gören bakış açısının içinde kendimizi bedenimizle ilgili pasif objeler gibi de hissediyoruz. Doğum, menopoz ve ölüm gibi hayatın en normal süreçlerinin tıbbi destek olmadan yaşanamayacağına inanıyoruz... Aslında belki de bedenimizle bağlantı kurmamız o kadar da zor değildir. Doktor, herbalist, ebe Aviva Jill Romm bir yazısında her gün bedenimizin bize gönderdiği mesajlara karşı duyarlı olmanın yolunun şu sorulara dikkat vermekle başlayacağını söylüyor:


Karnın acıktığında yemek yiyor musun?

Kilo alırım korkusuyla ya da çok meşgul olduğun ve yemeye zaman ayıramayacağını öne sürerek bu öğünü atlasam daha iyi olur diye mi düşünüyorsun?


Çişin geldiğinde tuvalete gidiyor musun?

Ya da herhangi bir sebepten dolayı artık dayanamayacağın ana kadar tutup ondan sonra mı gidiyorsun?


Yorulduğunun farkına varıp dinlenmeye vakit ayırıyor musun?

Ya da günün sonuna kadar kendini zorlamayı, biraz daha kahve, biraz daha çikolata ya da şeker ile enerjini arttırmaya çalışıp kendini devam etmeye zorluyor musun? Kendine yorgun olma izni veriyor musun, yoksa bu senin için kabul edilemez bir şey mi?


Yeterince su içiyor musun?

Yoksa susuzluğunu fark etmeyip her susadığında kendini acıktım zannedip soluğu buzdolabının önünde mi alıyorsun? Eğer yeterince su içmiyorsan vücudun susama hissini çoktan kaybetmiş demektir. Ancak her 23 kiloluk ağırlık için 1 lt. su içmeyi alışkanlık haline getirirsen, bir iki hafta içinde susama hissin geri dönecektir.


Bu sorular aslında çok temel, ama bir o kadar da göz ardı ettiğimiz konular. Belki sadece soruları sorarak ve gün içinde bedenimizden gelen mesajları duymaya çalışarak bu konudaki becerimizi arttırabiliriz... Biz ona iyi davranırsak o da bize daha iyi olur belki; kim bilir...




Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.