Genç kalmanın sırrı spor yapmak, yavaş yemek ve... yaşınız hakkında yalan söylemekmiş. Doğrusunu isterseniz ben üçünü de yapmıyorum, ama genç kalmanın yeni bir formülünü öğrendim geçen gün. Hemen uygulamaya geçeyim dedim ama baktım ki öyle kolay olmuyormuş bu iş... En azından 28 gün beklemek gerekiyormuş. Ama benden sabırlıları da var tabii... Kimler mi? Mesela Kıvanç Tatlıtuğ, Kenan Doğulu, Erman Toroğlu, Emre Belözoğlu, Candan Erçetin... Bulmaca gibi konuştuğumun farkındayım ama ilginizi çekebildiysem dalalım hemen konuya. Efendim yukarıda adlarını andığım ünlüler, Dry Aged Beef’le besleniyorlarmış. Bu zımbırtı, bildiğimiz etin ‘süperstar’ haline getirilmiş şekli. Olayı biraz daha açalım da ağzınızı sulandıralım. Dry Aged Beef çook eskilerden Amerika’da hemen hemen her kasapta satılırmış. Hem de bugünki gibi iPad fiyatına filan değil. Ama adamlar bakmışlar ki işin astarı yüzünden pahalıya geliyor, vazgeçmişler bundan. Şimdi bu et artık çok lüks lokantalarda ya da kasaplarda bulunuyor. Kıvanç, Kenan, Erman Hoca gibi isimleri İstinye Park’taki Günaydın kasabın abonesi yapan Dry Aged Beef aslında ‘yaşlandırılmış’ et.

Katkı maddesi yok!

Şimdi gelelim işin imalat kısmına... Etleri süperstar haline getirmek için onları özel bir soğutucuya asıp havayla temas etmeden tam 28 gün bekletiyorlarmış. Soğutucunun da 0 dereceyle 2.2 derece arasında olması lazım. Üstüne çıkınca et bozuluyor, sıfırdan aşağı düşünce de donuyor doğal olarak. Ayrıca yağ oranıyla et oranının aynı olması gerekiyor. Etin kendi kanıyla ve suyuyla dinlenmesi için hiçbir katkı maddesi kullanılmıyor. Bu yaşlandırma işlemi sırasında etin neminin büyük bir kısmı uçup gidiyor, dolayısıyla ağırlığı da azalıyor. Etteki enzimler de parçalanıyor, bu da onu çok yumuşak bir hale getiriyor. Yani yeme de yanında yat... Bu 28 gün içinde, etin üzerinde küften bir kabuk oluşuyor ki bu da bizim ‘süperstar’ın lezzetinin ve yumuşaklığının kendi içinde kalmasını sağlıyor. Ama bu kadar parayı verdik diye kabuğuyla birlikte yiyenlere de pek iyi gözle bakmıyorlar doğrusu. Marine edilmeden direkt olarak pişirilen bu etlerin her bir parçası 8 kilo geliyor. Genellikle 7 kişilik olduğu düşünülüyor ama oburları hesaba katmamışlar belli ki! Gelelim fiyatlara... Kilosu 67 lira olduğuna göre, 8 kiloyu almak için 536 lirayı bayılmak zorundasınız. Bizim ünlüler siparişlerini telefonla da veriyorlarmış, bizzat ‘müdüriyete’ başvurarak da. Ama siparişten sonra tabii bir de bekleme safhası var. Mesela 15 Mart’ta ısmarladın etini, 13 Nisan’a kadar yalan dur. Sıra geldi Dry Aged Beef’in faydalarına... Et bu hale gelince içindeki A ve E vitaminleri ve Betakaroten, Omega 3’le kanserle savaştığı söylenen konjüge linoleik asit artıyormuş. Haydi şimdi bu saydıklarımı tekerleme gibi bir seferde hızlı söyleyin. Şaka bir yana bu sebeplerden Dry Aged etin insanı gençleştirdiği rivayet ediliyor. Bir nevi gençlik iksiri sizin anlayacağınız. Şimdi bazılarınız diyecek ki, “İzzet bize ne bu etin bilimsel özgeçmişinden”, onlara cevabım “Ünlülerin yediği eti merak ediyorsunuz da bu etin asıl özelliklerini okumak mı zor geliyor?” olacak haliyle.

Et için rezarvasyon...

Peki ben mi nasıl bu kadar bilgi edindim Dry Aged Beef konusunda? Efendim bizim Gazi ve Bilal 4 sene önce Longtable’ın mönüsünü hazırlarken beni kısa bir eğitimden geçirmişlerdi. İşte böylece Kıvanç, Kenan, Emre, Candan ve Erman Hoca gibi ünlülerin 28 günde bir Günaydın’ı neden ziyaret ettiklerinin esrarını da çözmüş bulunuyoruz. Anlayacağınız ünlülerimiz artık restoranlardaki masalar yerine kasaplardaki etler için rezervasyon yaptırıyorlar. İşin ucunda hem lezzetli yemekleri mideye indirmek, üzerine de genç kalmak var tabii. Yakında kendi büyükbaşlarını önceden rezerve edip olayı iyice ‘süperstar’ hale getirenler çıkarsa şaşırmamak gerek. Boşuna dememişler, “Bana ne yediğini söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim...”

Hazırlayan: İzzet Çapa