Güzel bir New York sabahı... Pembe ceketi, ışıl ışıl gözleri, herkesin dalga geçtiği ama şirinliğine şirinlik kattığını düşündüğüm sivri çenesiyle Reese karşımda. Birazdan kadın kadına sohbet edeceğiz. Sonra 55 ülkenin temsilcilerinin, doktorların, bilim insanlarının beklediği odaya geçeceğiz. Ve orada binlerce insanın katılacağı geleneksel Avon meme kanseri yürüyüşünde kadınlar için para toplanacak.




Babanız doktor, anneniz pediatri profesörü. Hayat kurtarma genimi var sizde?


Hayat kurtarıyormuş gibi hissetmiyorum ama sağlık işindekileri iyi anlıyorum. Küçükken akşam yemeklerinde evde doktorlar, bilim adamları olurdu. Hep hastalar konuşulurdu. Bugün de evimde gibiyim.




Ailede meme kanseri olan var mı?


Ailemde yok ama çok yakın bir arkadaşım var. Çok şükür erken teşhiste her şey çıktı ortaya. Kadınlar unutmasın ki hayatlarını kurtarmak öncelikle sık kontrole giderek kendi ellerinde.




Anne ve kadın olduğunuz için mi sağlık organizasyonlarını geri çevirmiyorsunuz?


Çok şanslı olduğumu düşünüyorum. Kadınlar filmlerimi çok seviyor. Ben de bu şekilde onlara minnettarlığımı gösteriyorum.




23 yaşında anne oldunuz, 30 yaşında iki çocuğunuzun babasından boşandınız.


Oldu mu, bunalıma sokma beni dur bir dakika. Bendim değil mi o!




Bu bir kadının başına gelebilecek en korkutucu şeymi?


Boşanma her koşulda kadınları derinden etkileyen bir durum ve benimki de bu acıyı yaşayan diğer kadınlardan farksız. Kendime küstüm, “Hiçbir erkek çocuklarımı gönülden istemeyecek” dedim. Ama öyle olmadı, geçen Mart’ta yeniden evlendim ve çok iyi bir ağrı kesici almış gibiyim.




Türk kadınları sizi “Legally Blonde” filminde keşfetti. Kadınlar istedikleri zaman aptal, istedikleri zaman akıllı olabiliyor. O film bunun özeti adeta. Sizce?


Bir kadın hem feminist hem feminen, dişi olabilir; benim gibi. Renkli giyinmeyi, eğlenceli makyajlar yapmayı sevebilir. O film bunu verdi. Ama her koşulda akıllı kadın kazanır, aptal numarası yapan değil. Bu arada 26 yaşında meme kanseri bir kadın Legally Blonde’u defalarca seyretmenin tedavisine katkıda bulunduğunu söyledi.




Şimdilerde “kadınlar ne ister” sorusunun cevabını buldunuz mu?


Hayır, yaşım ilerledikçe ne istediğimi daha da bilmez oldum. Ama hayır işlerinde her sene yeniden heyecanlanıyorum. Bak bu sene seninle tanıştım. Ülkeden dışarı çıkmazdım. Korkardım. Şimdi dünyayı dolaşıyorum Avon’la. Şimdi bunu kanserle mücadele eden Türk kadınları okuyacak. Biz güçlüyüz, tutkuluyuz, birlikte çok şey yapabiliriz.




Siz hiç engellendiniz mi; güzel olduğunuz için, sarışın olduğunuz için mesela?


Ben şanslıydım. İstediğim okula gittim. Özgürlüğüm sonsuzdu, istediğim işi yaptım. Bunlara sahip olmayan milyonlarca kadın var. Özellikle de şu özgürlük meselesi!




Röportaj: Nazenin Tokuşoğlu





Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.