Marvel Stüdyoları’nın yeni filmi “Galaksinin Koruyucuları 2”, 5 Mayıs’ta izleyiciyle buluşacak. Filmin başrollerini paylaşan Zoe Saldana (Gomara) ve Chris Pratt (Peter Quill) keyifli bir çekim süreci geçirmiş. Bu filmde de ekip yine evrenin uzak noktalarındaki maceralı yolculuğuna devam ediyor. Peter Quill’in gerçek babasıyla ilgili gizemi ortaya çıkaran Koruyucular’ın, yeni kurdukları ailelerini bir arada tutmak için savaşmaları gerekecek. Eski düşmanlar yeni müttefikler haline gelirken klasik çizgi romanlardaki favori karakterler de kahramanların yardımına koşacak. Aksiyon dolu sahnelerin eşlik ettiği filmin yazarlığını ve yönetmenliğini James Gunn üstleniyor. Şimdi gelin başrol oyuncuları Zoe Saldana ve Chris Pratt’tan çekim sürecini dinleyelim.

Canlandırdığınız Gamora’yı bu filmde nerede buluyoruz?

İlk filmde Gamora, özgür kalma veya ölme görevindeydi çünkü bıkmıştı. Özünde bir çeşit bencillik var ve bu ayrıcalıkları çok kişisel yapıyor. Bu filmde iyi şeyler yapmak için çalışmak istiyor. Buna kız kardeşiyle arasındaki düşmanlıktan kurtulmaya çalışması da dahil.

İlk filmin bu kadar başarılı olmasını bekliyor muydunuz?

Bekliyordum çünkü bence çok özeldi, mesajlar benim için çok güçlü ve tanımlanabilirdi. Bunu görmek bana iyi iş çıkacağına dair ümit verdi. Gişe hasılatı konusundaki başarısı ise beklentilerimi aştı diyebilirim.

Yönetmen James Gunn, sette filmin albümündeki parçaları çalmasıyla biliniyor. Müzik performansınızı nasıl etkiler?

Müzik, duygusal anlara erişmeyi ve anıları hissetmeyi kolay hale getiriyor. İki karakterin duygusal paylaşımlarda bulundukları sahnelerde uygun bir müzik çaldığında çabucak o ana gidebiliyorsunuz.

Peki Gamora’yla Nebula arasındaki ilişki ne durumda?

Ben 3 kız kardeşten biriyim. Hepimizin arasında 1 yaş var, birbirimize çok yakınız. Kardeş sahibi olmak beni çok etkiliyor. Ben de onları etkiliyorum çünkü onlar benden daha iyi insanlar. Abla olduğunuzda küçük kardeşinizin daha güçlü olabileceğini kabul ederseniz aranızdaki ilişki ikiniz için de daha iyi olur. Burada zorlayıcı kısım abla olarak bunu kabul etmek ve küçük kardeşin gerçek güçlerini tanımasına izin vermek. Gamora, abla olarak Nebula’ya yol göstermesi gerektiğini fark ediyor. Barışması kefaret sürecinin bir parçası ve sahip olacağı yegâne aile ferdi. Bu yüzden fedakârlığa, mücadelesine ve çektiği acılara değer.

Film aksiyon dolu. Sizin akrobasi çalışmalarınız nasıldı?

Bu filmde ilk filme nazaran pek çok akrobatik hareket yaptım. Fazlaydı ama eğlenceliydi. İlk filmde bire bir dövüşler fazla yoktu. Bu filmde bir sürü zıplama ve havada uçma var. Nebula’yla kavgalarımın daha sofistike olduğunu hissettim. Sadece birbirimize vurmuyoruz, bence çıtayı yükselttik.

Sizce seyirci en çok nelerle bağlantı kuracak?

Babalarımız, arkadaşlarımız ve kardeşlerimizle ilişkilerimiz gibi duygusal konularla bağ kuracaklarından eminim. Buradaki konulardan biri yetişkin olarak gelişmek ve daha iyi bir kimliğe bürünmek. Koruyucular konusunda sevdiğim şey de bu. Çok insani bir esans katıyor.

Chris Pratt’le çalışmak nasıldı?

Şakalaşmalar, şapşallıklar ve espriler. Chris aynı zamanda Quill’i insanlaştırdı, onu bir süper kahraman yapmadı. Washington’dan gelmiş bir adam gibi, müziği, kamyonetleri seviyor. Tam bir erkek, orası kesin.

Chris Pratt: Aramızda harika bir ilişki var

Star-Lord rolündeki en sevdiğiniz şeyler neler?

Beni bu karakterde en çok çeken şey ona kendi espri anlayışımı katabilimemdi. Bu fırsatı elde etmek için ölüyordum. Kendimi “Karanlık Operasyon” filminde gördükten sonra bir aktör olarak neler yapabileceğimi tekrar düşünmem gerekti. Çünkü bu rolde daha öncekilerde hiç deneyimlemediğim belirli bir fiziksel özellik vardı.

Bu filmde Star-Lord’u nerede buluyoruz?

‘Galaksinin Koruyucuları 2’, ilk filmdeki olaylardan birkaç ay sonra başlıyor. Bu aslında o hikâyenin devamı. Star-Lord lakaplı Peter Quill’i ilk filmin sonunda sahiplendiği rolde buluyoruz yani uyumsuzlardan oluşan bu ekiple ilgilenmek ve bu kahramanlar grubunun lideri olmak. O sırada hâlâ Rocket, Drax ve diğer karakterlerle uğraşması gerekiyor. Filmin başında, önceki filmdekinden daha fazla sorumluluk sahibi ve liderlik rolünü biraz daha üstlenmiş durumda.

Sovereign Gezegeni’ni biraz anlatır mısınız?

Koruyucular’ı gördüğümüz zaman bir çeşit paralı asker işi yapıyorlar yani ücret karşılığında koruma sağlıyorlar. Filmin başında Ayesha ve Sovereign için çalışıyorlar. Sovereign çok şatafatlı bir toplum, hepsi genetik olarak oynanmış ve kendilerini fiziksel ve entelektüel olarak kusursuz gören çok garip, altın bir ırk yaratmışlar. Ve çok bakıma ihtiyaç duyuyorlar. Quill, Koruyucular’ın onların alınacağı bir şey yapmalarını engellemeye çalışıyor çünkü bu ihlalin cezası ölüm.

Peki bu filmdeki müziğin önemi için ne diyeceksiniz?

İnsanlar Yakışıklı Mix 1’i çok sevdiler. Ve tabii ki Quill ilk filmin sonunda annesinden Yakışıklı Mix 2’yi almıştı ki bu da olacakların habercisi. İkinci kasette olağanüstü bir liste, harika parçalar var. Şarkılar ilk filmde yaptıklarının aynısını yapacak yani hikâye anlatımı konusunda kendi başlarına bir role sahip olacaklar. Bu, James Gunn’ın hikâyeyi anlatmasına yardım etmek için bir anlatım aracı olarak kullanıldı.

Çalışırken müzik çalması size nasıl hissettirir?

Sahne sırasında müzik çalması bize çok yardımcı oldu. Bazı sahnelerde müzik çalamadığımızda kulağımıza yerleştirilen ufak bir cihazla müziği duyabildik. Film bu müzikle ilerleyeceği için sahnenin ritmini anlamamıza yardımcı oldu ve ritmik olarak bizi aynı yere getiriyordu. Artık müziği performansıma daha çok dahil etmeye başladım.

‘Olağanüstü bir aktör’

Kurt Russell’la birlikte çalışmak nasıldı?

Quill’in babasını Kurt Russell’ın oynayacağını öğrendiğimde çok sevindim. Bu, elinizde süper kartlarla bir poker masasında otururken bir de as gelmesine benziyor. Bu kusursuz bir oyuncu seçimiydi. Olağanüstü bir aktör olmasının yanı sıra gerçekten harika bir adam. Kurt, sanatında ustalaşmış. Böyle bir dehayla çalışma şansı elde etmek büyük bir sevinç kaynağı ve artık bunu ölmeden önceki yapılacaklar listemden silebilirim. Ama bunun ötesinde o bir lider. Çalışma etiği, tavrı ve kendini adama, bağlılık ve karakter konusunda ortaya koyabildiği her şey, beni tüm zamanların en iyi çalışma deneyimi haline getirdi. Profesyonel beyzbol oyuncusu, pilot ve çok terbiyeli çocuklarının babası. Bir balıkçı, avcı ve doğasever. Ona “Gerçek hayatta babam olur musun?” dedim ve hâlâ cevabını bekliyorum.

Peki birlikte gerçekleştirdiğiniz aksiyon sahneleri?

Asla şikâyet etmeyen biriyle çalışmak insana iyi gelir ama konu ben olunca Kurt için durum böyle olmadı. Çünkü ben çok şikâyet ettim. Bu fiziksel bir iş ve o günlerde insanda yorgunluk oluyor. Diğer günlerdeyse oyunculuk zihinsel olarak yorucu. Havada tellere bağlanmış şekilde 20 metrede asılıyken bütün gün birbirimize yumruk sallıyorduk. O gerçek bir profesyonel ve inanılmaz bir sporcu. Onunla çalışırken çok şey öğrendim.

‘Annelik Zoe’ye iyi geldi’

Zoe Saldana’yla çalışırken en sevdiğiniz şey neydi?

Zoe’yi tanımak harika oldu. İkimizin de ilk filmden sonra hayatında büyük değişiklikler oldu. Bunun sebebi filmdi ama yine de tesadüfiydi. İlk film sırasında düğününe gitmiştim ve şimdi ikiz oğulları var. Bence annelik onun için çok iyi oldu. Aile kavramı genelde pek çok kadın ve erkek için iyidir. İnsanlardaki harika yönü ortaya çıkarır, Zoe’de bunu görmek harikaydı. O çok güçlü bir kadın. Kendisini ailesine ve çocuklarına adayan sadık bir kadın. Aramızda harika bir ilişki var. Film çekimi aşaması onun için çok doğal, hiç drama yapmıyor. Her gün harekete hazır şekilde geliyor. Harika bir iş çıkardı. Karakterine başka kimsenin getiremeyeceği bir şıklık, seksilik ve şuhluk kattı. Bu rolü başka birinin oynamasını hayal etmek bile zor.

Çekimleri Atlanta’da yaptınız...

Atlanta harika bir yer, herkes çok iyi. Güney çekiciliği beni baştan çıkardı, misafirperverlikleri çok etkiledi. Boş günlerde golf, balık tutmak gibi şeylerin yanı sıra doğayı dolaştık. İçimde insanların uzun bir süre film yapmak için Atlanta’ya geleceklerine dair bir his var.

Seyirci filmle nasıl bir bağ kuracak?

İnsanların sinemalarda hayat değiştiren bir deneyim yaşamaları gerek ve yaşayacaklar. Ama bu bekledikleri gibi olmayacak. Tıpkı ilk filmdeki gibi farklı olacak. Kesinlikle şaşkına dönecekler.

Röportaj: Ekin Türkantos