Avrupa kentlerinin en güzel yanı ne” derseniz, “Modernleşen kısmın yanında ortaçağdan fırlamış gibi görünen, tavrını ve tarzını,mimari görkemini koruyan eski kentler” derim. Yani old city ya da Almanya’daki adıyla altstadt. Dışarıdan bakanlara bir finans kenti gibi görünen Frankfurt’un eski kenti Römerberg’e gidiyoruz bu hafta. Tarihi geçmişi Romalılara uzanan ortaçağdan kalma semtin altını üstüne getireceğiz.


Belediye binasının tamkarşısında ortaçağ mimarisinin örneği 6 yapı ilk dikkat çeken şey oluyor Römerberg’de. Görkemli çatı ve pencereleriyle Bruges, Brüksel ve Bremen’i andırıyor Römerberg. Yine de bölgenin İkinci Dünya Savaşı’nın yaralarını taşıdığını hissedebiliyorsunuz. Hediyelik eşya dükkânları ve kafeler Römerberg yapılarının giriş katlarını süslüyor.


Meydanın tamortasında bulunan Adalet Çeşmesi güzel bir detay. Bir elinde kılıç, diğerinde terazi taşıyan heykelin yer aldığı çeşmeden imparatorların tahta çıkma töreni sırasında şarap aktığını belirteyim. Zaten şarap Frankfurt’un en bilinen içkisi ama üzümyerine elmayla yapılanı. Dolayısıyla şehrin ruhunu daha iyi hissetmek için apfelwein (elma şarabı) içmeden dönmeyin. RömerMeydanı Frankfurt’u keşfetmek steyenler için şehrin kalbi gibi. Ya da çok iyi bir çıkış noktası. Hemen bir köprüyle yine şehrin en eski yerleşimyerlerinden Sachsenhausen’e (Saksonya Evleri), DomKatedrali’ne,Modern SanatMüzesi’ne, OperaMeydanı’na Zeil Caddesi’ne kolayca ulaşıyorsunuz. Öyleyse; Römer’den adımlayarak çevreyi keşfe başlayalım.


Dom katedrali

Kökeni 9. yüzyıla dayanan Dom Katedrali, 95 metrelik kulesiyle şehrin en görkemli yapılarından biri. 16. ve 17. yüzyıllarda imparatorların taç giyme törenlerinin yapıldığı katedral, büyük şans eseri İkinci Dünya Savaşı’ndan fazla zarar görmeden kurtulabilmiş. Bu mevsimde değil ama havalar ısınınca Dom’un kulesine de çıkılabiliyor.


Arkeoloji bahçesi

Dom’dan Römerberg’e yürürken Arkeoloji Bahçesi’nden geçiyorsunuz. Burası, eski Roma yerleşimine ev sahipliği yapıyor.


Kumaş evi

Dom’un arka tarafında Frankfurt’un en eski tekstil mağazası olarak kabul edilen Kumaş Evi bulunuyor. Ortaçağ mimarisinin tipik örneği olarak sayılan yapı, günümüzde Karikatür Müzesi ve sanat galerisi olarak kullanılıyor.


Goethe’nin evi

Dom’un arka tarafında Frankfurt’un en eski tekstil mağazası olarak kabul edilen Kumaş Evi bulunuyor. Ortaçağ mimarisinin tipik örneği olarak sayılan yapı, günümüzde Karikatür Müzesi ve sanat galerisi olarak kullanılıyor. Goethe doğup büyüdüğü bu kenti hiç sevmese de (fare deliğine benzetirmiş) Goethe’nin evi (Goethehaus) mutlaka görülmesi gereken bir mekân. 16. yüzyıldan kalma ev, savaşlardan zarar görmeden bugüne kalmayı başarmış. Frankfurt’a biraz da Goethe’nin gözünden bakmak isterseniz “Şiir ve Gerçek”i (From My Life: Truth and Poetry) okuyun... Evin bulunduğu Goethe Caddesi’ndeki, Nespresso Boutique de şehrin en gözde kafelerinden.


St. Paul kilisesi

Römerberg’de bulunan St. Paul Kilisesi, 1848-49 yılları arasında ilk Alman Ulusal Meclisi’nin toplandığı yer olduğu için demokrasinin sembolü sayılıyor.


Opernplatz

Görkemli opera binası ve gösterişli çeşmesiyle Opera Meydanı, Römer Platz’a birkaç yüz metre mesafede.


Zeil caddesi

Tarihten sıkılıp biraz alışveriş yapmak isterseniz Frankfurt’taki en önemli cadde.


Haber: Levent Özçelik

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.