Yazarımız Ebru Erberdi‘nin işi profesyonel yeme-içme sektörü. Catering ve kişiye özel yemek hizmetlerinin dışında son günlerde çok popüler olan kişiye özel diyet ürünleri paketlerinin bir anlamda mucidi olan genç bir kadın girişimci. İnternet sitemizde hafta sonları gezdiği dünyanın diğer şehirlerini yazıp anlatıyor, bol bol fotoğraf ile süslediği yazıları okurlardan yoğun ilgi görüyor. hem bu kadar fit ve sağlıklı olup hem de bu işin içinde biri olarak boğazını nasıl tutuyor, yaptıkları o güzel yemekleri yemeden nasıl dayanıyor diye her sorana verdiği yanıt aynı “Dengeyi iyi kuruyorum bir gün fazla kaçırdıysam ertesi gün mutlaka dikkat ediyorum” oluyor. Haklı, hayatın her boyutunda daimi denge ölçüyü tutturmakla oluyor.

Biz çalışan kadınların bir anlamda kurtarıcısı gibi olan Ebru evinizde vereceğiniz davetler için masanızı öyle bir donatıyor ki kendi evinizde ister sizin malzemeleriniz, servis takımlarınız isterseniz onun şirketinin dekoratif ürünleriyle bir mucize yaratıyorsunuz. Düşünsenize yeni yıl akşamı misafirleriniz olacak ve siz sadece o gün akşama hazırlanıyor, hediyelerinizi alıyor, kuaföre gidip hazırlanıyorsunuz ama evinizde inanılmaz bir masa kurulmuş ve herkesi hazır bekliyor.

Bu hafta “yeni yıl yemekleri ne yapsak?” diye tartıştık ekipçe, hindi olmazsa olmaz mı? Aslında hindi lezzetli mi değil mi? Neden illa hindi yapılıyor balıklalıkla yeni yıl sofrası kurulmaz mı gibi sorulara yanıt aradık. Ve bir türlü kendi aramızda anlaşamadık. Bu nedenle de konuyu hindiye getirip bağladık.

Ebru’ya telefon açtık, sorduk: “Bir yılbaşı sofrası kursan hem çok abartılı olmayan hem de sağlıklı olan bir masayı nasıl yaparsın?” Her zamanki samimiyeti ve zarafetiyle karşıladı ekibimizi. Kurduğu bize özel sofra, nelere dikkat etti, nasıl yaptı, tüm bunları da kısa bir film yaptık.

İşte Ebru’nun kurduğu masadan detaylar...

Yılbaşı masasında başlangıçta bir köz biber çorbası, Türk meze tabağının olmazsa olmazı zeytinyağlılar şık bir başlangıç tabağı hazırlamıştı. İçinde enginarlı fava, zeytinyağlı yaprak sarma, kestaneli lahana dolması ve köz patlıcan ile biber vardı.

Ara sıcak olarak ise karidesle hazırlanan krepler, maydanoz sapları ile bağlanarak şık bir bohça görünümüne büründürülmüştü. Son zamanlarda ülkemizde de çok revaçta olan kiş de bu özel masada yer alıyordu. Ispanaklı ve peynirli hazırlanan kiş, üzerine yerleştirilen domateslerle renklendirilmiş haldeydi. Böylece yılbaşının ana renkleri olan kırmızı ve yeşil kişe de taşınmıştı.

Yılbaşı masasının olmazsa olmazı ise az önce bahsettiğim gibi hindi. Birçok yerden farklı olarak özel soslarla hazırlanannan ve tam 7 saatte pişen hindi ve arasından süzülen iç pilav ın spesyaliydi. Ardından tatlı olarak sunulan Brownie ‘ nin üzerine yerleştirilen kırmızı ve yeşil yıldızlı kurabiyeler çok şıktı.

Yeni yıla nasıl girilirse bütün yılın öyle geçeceğine inanılır...

Bu inanış çok yaygın. Muslukları bereket için açarız, kapıda nar patlatırız, evde kirli çamaşır bırakmayız. yıla nasıl girilirse öyle devam eder ya işte bu nedenle yılbaşı masası özenle hazırlanmalıdır bence. “Mumlar ve çiçekler önemli bir yer kaplar. Renk olarak benim önerim genellikle yılbaşı temasını simgeleyen renkler olan kırmızı ve yeşil. Ama beğendiğiniz başka renkler varsa onları da kullanabilirsiniz” Ebru Erberdi. Bizim için yaptığı ve fotoğrafta da gördüğünüz hindinin tarifi o kadar meşhur ki geçen yılbaşı gecesi sadece İstanbul’da yaklaşık eve servis şler. Ekipçe fotoğraftaki yemeklerin hepsini yemiş ve onaylamış olarak herkes her şeyi yapar ama bazıları cidden başka yapar diye düşündük. O iç pilava doyamadık.

İçine sevgi katılmış ve severek yapılmış yemekler diliyoruz herkese, sofralarınız gibi bereketli, mutlu, huzurlu ve neşeli bir yıl olması dileğiyle...

Yazarımız Ebru Erberdi'den şık bir yılbaşı sofrası

32

Yılbaşı Sofrası