Her şey hızla geride kalıyor


Kendimi geçmişe göndermek istiyorum. Geleceği bekletmek, bilmemek, biraz zaman kazanmak iyi olurdu. Bazı insanları tanıdığıma pişmanım. Geçmişe dönsem, gelecekteki bilgeliğimle (!) o kişilerden uzak durur, hayatım içerisinde bir yere koymaz, evime almaz, kızıma ve kendime bulaştırmazdım. Gökten 3 elma düşse hepsini ben yer, onlara ikram etmezdim.


Kızıma, doğduğundan beri aynı bakıcının bakmasını istedim hep. Şu an hal öyle değilse de hayal öyleydi. Gönlümden geçen bu isteğimi ilgili mercilere yeteri şiddette ulaştıramamış olmalıyım ki hep bir şeyler ters gitti. Sanki ben bunu istememişim gibi hep bir lanet dolaştı üstümüzde. Ben ne kadar sakındımsa o kadar çöp battı gözümüze.



Ama "her şey olur" değil mi. Hayatta insanın başına her şey gelebilir. Gazetelerde neler okuyoruz.


***


Sigara içme bahanesiyle bahçeye çıkıyorum, başlıyorum kısık sesle ağlamaya. Tam bir şeyler yoluna girdi diye düşünürken her şey tepetaklak oluyor. Zulüm hayatı yaşıyoruz bakıcı meselesi yüzünden. Hayatımız tam düzene girdi artık, kızım da seviyor bu bakıcıyı derken olacak iş mi bu. Çocuklar çabuk alışıyor. Ama çabuk da unutuyorlar. Bir masumluk çocuk, bir unutma, yeni bir başlangıç, her şey bir oyun, kendiliğinden dönen bir çark.


Çuvaldızı elime alıp, kendime batırıyorum önce, tarifsiz bir hüzünle. Bir sürü soru soruyorum kendime. Düşünüyorum düşünüyorum, kendime itiraf edeceğim kötü bir şey bulamıyorum.


Kızmışım, küsmüşüm. Uyku tutmuyor. Ne düşüneceğimi bilemiyorum. Ne olursa olsun çalışan bir anneye bu yapılmaz; pazar gecesi saat 23:00'da bir SMS atarak iş bırakılamaz. Sebebi ne olursa olsun iş bırakmak, çocuk bakmaktan vazgeçmek bugünden ertesi güne yapılabilecek bir şey değil. Hiç olmazsa 1 hafta verir en düşüncesiz çalışan. İsyan ediyoruz.


Cuma günü tramisu yapmıştı. Yeni yıl hediyesini verdim, ve bir de maaşını. Öpüşüp iyi seneler dileyip ayrıldık. Pazar günü işten ayrılmak için mesaj atmayı planlar gibi görünmüyordu.


İşe bisikletle gidip geliyordu, 20 senedir Kalamış'ta oturuyordu. Oğluyla birlikte. Oldukça alternatif bir profili vardı. Kızımın önüne koyabileceğim güzel bir örnekti. Kızımı gezdirmek için bisikletin arkasına çocuk oturağı, ve arkasından moda sahilinde beraber balık tutmak için olta istemişti.


Ama işte tekrar başa sarmıştık...


Altıncı bakıcıya hacet kalmasın dedik. Bir hafta kreş gezdik ve birinde karar kıldık. Yarım gün başladı şimdilik. Bugün arayıp durumun çok iyi gittiğini, kızımın çok ilgili olduğunu, müzik ve ingilizce dersine de katılmasının iyi olacağını söylediler. Bu haber iyi geldi.


Çalışan kadının işi çok zor. Evdeki işleri ve işteki işleri organize etme meselesinin üzerine bir de anne olmanın gereği olan işleri organize etme durumu eklenince iş içinden çıkılmaz bir hal alıyor. Şimdiye kadar yazarak işlerimi halledebiliyordum, artık kağıtlara iyice bağımlı hale gelmiş durumdayım.


Hayat böyle. Her şey hızla geride kalıyor.


Ben işteyken kızımıza artık babası bakıyor.

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.