İşini tutkuyla yapanlar…

İçinde bulunduğumuz eğitim sistemi ne yazık ki herkesin sevdiği işi yapmasına olanak tanımıyor. Gençler üniversite tercihi yaparken sevdiği, yapmak istediği mesleği değil puanının tuttuğu mesleğin eğitimini alıyor. Geriye; kayıp zaman, kayıp para, kayıp motivasyon ve iş hayatına yapılan mutsuz başlangıçlar kalıyor.


İşte o mutsuzlar arasında özellikle hizmet sektöründe işini sevmeyenlerle muhatap olduğumda tüylerim diken diken oluyor. Küfrede küfrede yapılan işten hayır gelir mi? O işten gelen paranın bereketi olur mu? O işi severek yapacak olanları da düşününce mutsuzluğunu size yansıtanları kolundan tutup “bırak bu işi” diyesim geliyor. Ama bir şey yapamıyorum. Şikâyet etsem işinden olacak, bu sefer vicdan azabı çekeceğim. (Bakınız; Demet Akalın’ın peşinden dedikodu yapan garson) Onun yerine ya sabır çekip işimi mümkün olduğu kadar hızlı bitirmeye çalışıyorum.


Konuyu nereye bağlayacağımı merak ediyorsunuz. Hizmet konusunda yaşadığım bir örneği paylaşmak istiyorum. Geçen yıl İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Kadın Sağlığı Merkezleri’nden Üsküdar Şubesi’nde mamografi çektirdim. Ücretsiz yaptırdığım mamografi çekiminde ultrason öneriliyordu. Ben de bugün, yarın derken aradan 8 ay geçti. İnanın farkında bile değilim. Geçen hafta hatırladım ve çekimi yaptırdım. Ancak ultrason çekimine giderken mamografi CD’sini götürmemi istediler. Raporu buldum ama CD’yi bulamadım. İş MR çekimine dönünce mamografi CD’si büyük önem kazandı.


Büyükşehir’in 153 numaralı çağrı merkezini arayıp durumu anlatıp, arşivden görüntülerin alınıp alınamayacağını sordum. Çağrı merkezindeki görevli arşivle konuşacağını söyledi. Sonradan öğrendim; 2011 yılının o ayına ait tüm görüntüleri yeniden bilgisayara indirmişler. Raporu yazılan görüntüler kilitlendiği için yeniden yükleme söz konusu olmuyormuş. Bu arada ben de evin altını üstüne getirdim. CD’yi buldum. Ama muayene olduğum özel hastanede CD’yi açamadılar. (Dosyalar yüklü olduğu için 1-2 dakika açılmasını beklemek gerekiyormuş).


Bu sefer Üsküdar Kadın Sağlığı Merkezi’ni ‘CD açılmıyor’ diye yeniden aradım. ‘Getirin bakalım’ dediler. Götürdüm. Doktora kolaylık olsun diye CD’deki görüntüleri film olarak basıp, verdiler.


Bunları neden mi anlattım? Çünkü zaten o merkezlere insan sağlık problemi nedeniyle gidiyor. Karşınızda çözüm arayan, sizin adınıza endişe duyan, güler yüzlü bir muhatap bulmak insanı mutlu ediyor. Belli ki işini severek, tutkuyla yapıyor. Bence İBB Kadın Sağlığı Merkezi hizmet açısından hedefine ulaşmıştır.


Sonuç mu?


İşini istemeye istemeye yapanlardan tek bir ricam var: Lütfen kendinize saygınız yoksa iletişim içinde olduğunuz insanlara saygı duyun. En kısa sürede seveceğiniz bir işe geçiş yapın… Hem kendinizi hem bizi mutlu edin!




Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.