Eyvah ki ne eyvah!

Geçenlerde kızımı okula götürüyorum. Yolda bir radyo kanalı açık, Türkçe şarkılar çalıyor. Ala “Baba İngiliz radyosunu açar mısın?” diyor. Açıyoruz.


Başlıyor şarkıları ezbere söylemeye, şarkıcıların adını ezbere biliyor. Çok mutlu şarkı söyleyip, dans ediyor. Sohbet arasında demez mi bana “Baba keşke biz İngiliz olsaydık!” diye.


“Eyvah” dedim kendi kendime, “Korktuğum başıma geldi!”


Benim kızım da yabancı hayranlığı hastalığına yakalandı diye düşündüm.


Sonra dedim ki ne olacaktı ki! Patagonya’da değil, Türkiye’de yaşadığına göre.


Tabii ki böyle olacak! Şimdilik…


Biraz daha büyüyünce ben ona Türklerden söz ederim. Türklerin aslında kim olduğundan.


Neler oldu?


Biz Alasu’yu bir yuvaya verdik. İsmini söylemeyeceğim bir çocuk yuvasına. Aa sabah çocukları kapıda karşılayan öğretmen, çocuklara İngilizce “Hello! Hav ar yu” diye karşılıyor. Ne oluyoruz yahu. Burası Türkiye! Cadılar bayramını falan kutluyorlar. Ne o kardeşim bu bizim bayramımız değil ki! Okulda yabancı öğretmenler de var. Grup arkadaşlarının yarısı yabancı. Valla bir baktık bizimki İngilizce bilmediği için komplekse girdi. Neyse çocuğu o okuldan aldık. Başka bir okula verdik.


Yeni okulda, okul idaresi İngilizce eğitimine çok önem veriyor. Orada da aynı durum oldu. Çocuk eve geliyor açıyor, Disney kanalını onu izliyor. Oradaki çocuklar hep eğlence halinde. Birbirlerine karşı saygısız ve eleştirel davranıyorlar. Bir de bakıyoruz Ala tıpkı onlar gibi davranıyor. Haydaa! Tedbir için kanalı değiştiriyoruz. Bu kez Lady Gaga’yı izliyor. Haydaa bir bakıyorsun, onun şarkılarını söylüyor, dans ediyor.


Ben ona biraz büyüsün Türkleri anlatacağım. Tarihimizi, dinimizi. Daha doğrusu bu durum karşısında başlamam gerektiğini düşünüyorum. Peki ya diğer çocuklar? Onlar ne olacak?


Düşünsenize bir İngiliz çocuğunun, babasına “keşke biz Türk olsak baba" dediğini? Vayy ne yapar o İngiliz baba biliyor musunuz? Dünyayı ayağa kaldırır valla. Acil olarak çocuğuna İngiliz olmanın ne harika bir şey olduğunu anlatır. Bunu bir onur meselesi yapar bunu hayati bir mesele yapar. Çünkü gerçekten bu hayati bir meseledir.


Bir İsrailli çocuk babasına “baba keşke biz Rus olsak” dese o İsrailli baba ne yapardı acaba? Güler geçer miydi Hayır! Kesinlikle hayır.


Kendi okullarımızda Türklerin sürekli savaşan, yakıp yıkan bir millet olduğunu düşündüren bir öğrenim biçimi uygularsak olacağı budur.


Sineması ile, müziği ile tamamen yabancı kültürün ürünleriyle çocuğumuzu bombardıman edersek olacağı budur. Yahu benim kızım şimdi kafayı Vampayır’lara taktı. Vampirlerin aşkına. Nerden çıktı bu kardeşim şimdi.


Nerdeyse büyüyünce eve bir vampir damat getirecek. O kadar yani!


Nedir ya! Süpermenler, Betmenler falan bitti de şimdi Vampayırlara mı geldi!



Kendi kültür ürünlerini üretemeyen, kendi tarihine, kendi arkeolojik eserlerine ekmeğine, suyuna sahip çıkamayan bir milletin çocukları bir gün gelir, işte böyle der.


Eyvah ki eyvah!

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.