Sorun hep annesiydi...

Merhaba Yeşim hanım,

23 yaşındayım. 3 senelik evliliğimizi 3 hafta önce anlaşmalı olarak son verdik. Evliliğimiz ailesi yüzünden, benim hayattan zevk aldığım şeyleri sürekli kısıtlamasından ve uyuşturucu madde (ot) içtiği için artık katlanamacağımı düşünerek bitirme kararı aldım ve bitirdik. Sorun şu ki birbirimizi hala seviyoruz, arada konuşuyoruz. Özlediğimi, onsuz yapamadığımı söylüyorum. O da özlediğini söylüyor, ben de tekrar evlenelim diyorum istemiyor. Boşandığım biriyle niye evleneyim madem. Niye boşandık, şu an bu acıları niye çekiyoruz diyor. Doğru söylüyor aslında ama ben onun yanında huzurlu mutluydum, sorun hep annesiydi. Bir türlü bizim mutlu olmamızı istemedi. Sizce ben bu sevginin peşinden koşmalı mıyım, akışına bırakıp kendime yön mü çizmeliyim? Annesinin hep içten içe beni istemez tavırları vardı. Sürekli oğlunu kıskanırdı, benim yanımda oğlunu boynundan öperdi. Oğlu da o benim annem öper biz öyle büyüdük derdi. Ben bir hata yapsam benden kötüsü yoktu, oğlunun içtiğini öğrenince bu kadar tepki vermedi. Altlı üstü oturuyorduk. Yukarıdan bir şey ile vururdu yatak odamıza. Eşim günah alma, annem öyle bişey yapmaz derdi hep annesi haklıydı. Bir gün sen haklısın karıcım demedi. Kadın öyle bir kadındı ki bana yapmacıklıktan oğlunun yanında hediyeler aldırdı ama ben onun hep sahte olduğuna inandım. Şimdi tekrar barışma düşüncemiz olsa ben bu kadından nefret ediyorum sizce ne yapmalıyım?


Yeşim Tijen'in cevabı:

"Ağaçtan, maviden, denizden uçar kendinden uçamaz kuş." -Gülten AKIN


Merhaba sevgili okurlar, değerli şair kuşlarla güzel bir gönderme yapmış. Bizlerde bize verilenlerden, öğrendiklerimizden, gördüklerimizden çıkardıklarımızla kendimizi oluşturup ruhen kanatlanıp kendimizden uçacağız. Uçacağız ki kendimizi bulalım. İnsan kendini aşamazsa hiçbir şeyi aşamaz. Bahçenin dikenli tellerine takılmak misali kendine takılır kalır. Kendini aşmasını başaramayan kişi ne denizlerin tadını alabilir ne yürüdüğü yolların tadını alabilir. Her şey kişinin kendi kimliğini oluşturabilmesiyle gerçek anlamını kazanmaya başlar. Bu durum herkeste farklı seyreder. Farkındalık oluştuğu o kıymetli anla değişim başlar. Bazen çok geç bazen erken belki de hiçbir zaman... En acı olanı da bu hiçbir zaman olanı. Düşünün kendiniz olmadan yaşamak, hep birilerinin güdümünde etkisinde olmak acı bir şey. Telafisiz bir durum. Tabii bu kendi kimliğini kazanmak kişinin aile toplum değerlerine değmeden olmaz. Değecek. Etkileşimler olacak. Çünkü kimse ağaç kovuğundan çıkmamış, leylekler tarafından getirilmemiştir. Bu bilinçle var olmanın mutluluğu gerçek değerine ulaşır. Lakin her şeyin fazlası zarardır. Ailem diye tapınmak, kendini unutmak bu da var olmamak gibi bir durumdur. İkisinin ortasını bulmayı başaranlar mutlu olmayı başaranlardır.


Size de merhaba güzel kızım, o kadar genç yaşta evlenmişsiniz ki... Evlenmek de boşanmak da bu yaş için çok erken. Şimdi de tekrar birleşme konusunda acele içindesiniz. Zamanın sizlerin düşüncelerini elekten geçirmesine izin vermiyorsunuz. Zihninizde biriktirdiklerinize takılı kalarak hayatınızı yönetirseniz hata yapmaya devam edersiniz. Biraz kendinize, eski eşinize, annesine zaman vermek gerekmez mi sizce de? Kayınvalideye kızıp eşten boşanılır mı yavrum? Eşinizin annesiyle yıllardır oluşturdukları bir ilişki var, o ilişki tabii ki biraz daha kontrollü yaşanmalı ama bir annenin oğlunu sevmesinden doğal ne olabilir? Oğlunu sevecek, boynundan öpüyorsa öpmeye devam edecek eskisi kadar mucuk mucuk olmaz ama yine evladını abartmadan öpebilmelidir. Bundan rahatsız olmamalıydınız. Bu öpücükleri kendinize nispet olarak algılamamalıydınız. Diğer konularda belki dediğiniz doğru olabilir ama baktınız kayınvalideniz oynuyor siz de ona kendisini seviyormuş gibi yapabilirdiniz. Doğru bir davranış olmasa da herkes kayınvalidesini sevecek diye bir şart yok ama saymak gerekir. Eşinize sürekli annesiyle ilgili söz söylerseniz bu yalnız sizin eşiniz için değil hiç kimsenin hoşuna gitmez, bunu böyle bilmelisiniz. Yıllardır annesiyle birlikte oluşturdukları bağı gevşetmek ancak sizin güzel olumlu yaklaşımlarınızla gerçekleşebilirdi. Bu tavrı denediniz mi? Zevk aldığınız şeylerin kısıtlanmasından rahatsız olduğunuzu belirtmişsiniz. Bazı özgürlükler zaman alabiliyor. Evlendiğiniz aileye uyum sağlamanız gerekiyor. Artık siz özgür bir genç kız değilsiniz. Bir takım geri çekilmeler aklı çalışan her kadın tarafından hoş karşılanabilir sonra sonra yavaş yavaş aile sizi tanıdıkça bu kısıtlamalar daha gevşeyebilirdi. Emek vermeden, çaba göstermeden armut piş ağzıma düş olmaz yavrum. Bakın kendinize yapmışsınız. Hala eşinizi seviyorsunuz. Yazık sizlere... Sevgi bitmeden ayrılmak bana Orhan Gencebay'ın eski bir şarkısını hatırlattı. O da şarkısının sözlerinde severek ayrılalım, eğer mutlu olursak yeniden barışalım diyordu. Biraz karışık bir şarkı. Ayrılıp mutlu olduysalar neden barışsınlar? Sizin hikaye gibi.


"Bekleyin her gece bekleyin. Bekleyin bir gün unutulmuş bir aynadan, bütün sevgiler size dönecek."


Kalbinizdeki sevgiyle üç haftada yüz yüze gelmişsiniz. Şimdi hiçbir şey yapmayın. Ne barışalım deyin ne barışmayalım. Eşiniz biraz acı çekmeye başlasın, neyi kaybettiğini bir fark etsin. Erkeklerin bu acı çekme olayları kadınlar kadar çabuk olmayabiliyor. O, bu acıyı çekmeye başladığında size kendisi barışalım diye gelebilir. O zamanı bekleyin. Gelirse hemen evet demeyin ona acı çektirerek düşünmesini sağlayın. Burada acı çektirerek derken kötü davranın demiyorum biraz çekimser kalın ki üzülsün. Sizi kazanmaya çalışsın. Bu arada siz de yaşadıklarınızdan dersinizi almış varsa hatalarınız onları görmüş olun diye umuyorum. Diğer konu eşinizin uyuşturucu madde kullanması... Esrar da bir bağımlılık oluşturan madde ama kurtulması daha kolay, kişi isterse bırakabilir tabii. Eşiniz esrarın içine başka bir madde katıp içmiyorsa. Muhtemelen annesi daha önceden oğlunun içtiğini biliyordur. O yüzden size önemsemedi olarak görünmüştür. Aklı çalışan anneler için önemli bir sorundur. Yazımın sonunda kendiniz muhtemelen ayrılığa kodladınız, ayrıldınız şimdi de birleşmeye kodlamayın. Bu evlilikte her ikiniz de emek vermemişsiniz. Birleşmeniz emek vererek olsun ki birlikteliğiniz kıymetli olsun. Emek yoksa her ikinizin de yolu ayrı ayrı açık olsun diliyorum.


Sevgiler sevgili okurlarıma...


Çözemediğiniz sorunlarınızı yazın, Yeşim Tijen size önerilerde bulunsun.


İşte sorularınızı gönderebileceğiniz adres: yesimilehayatbilgisi@gmail.com




Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.