Çocuklarım babalarında kaldı

Merhaba Yeşim hanım,


Çaresizliğinin dibine vurmuş biri olarak yazıyorum. 16 yıllık evliliğim eşim istemiyor diye bitti. Ona sorsan sorumlusu hep benim. Onu da geçtim; çocuklarımı da alamadım. İki tane kızım var. Farklı şehirlerde oturuyoruz. Her sene gitmeye calışıyorum ve her gittiğimde eski eşimi ikna etmeye çalışıyorum. Oturdukları şehirde bir ev tutup çalışıp onlara daha yakın olmak istiyorum ama gel gör ki aynı şehirde olmamın bile doğru olmadığını söylüyor. Çok konuşmama rağmen adam hiç bir şekilde ikna olmuyor. Sonuç odaklı bir insan. Denemeden, yaşamadan hemen hüküm sürdürüyor. Ne yaparsam yapayım yola gelecek biri değil. Soracak olursanız, ayrılmamamızda çok büyük nedenler yok. Ceviz kabuğunu doldurmuycak şeyler yüzünden bitti, o istemeseydi bile ben çocuklarım için bu şekilde evli kalmaya razıydım fakat karşı taraf istemeyince tek taraflı yürütemiyorsunuz. Çok çabalıyorum, ağlıyorum, dua ediyorum bir mucize olsun da aynı şehirde çocuklarımla kalayım diyorum. Anneleri varken bir başka yardımcı ablanın bakması da zoruma gidiyor. Çabaladığımı çocuklarım da görüyor ama yapacak bir şeyin olmadığının onlar da farkında. Kendisi de hala bekar "evlenmeyi düsünmüyorum" diyor. Size bunu söylememin nedeni, aynı şehirde olmamı istemesinin nedenlerinden biri değil. Sizce bundan sonra ne yapmam gerekiyor Yeşim hanım? Gerçekten üzüntüden, düşünmekten mide ağrısıyla uyanıyorum her gün. Yapabileceğim birşey var mı artık gerçekten bilmiyorum.


Yeşim Tijen'in yanıtı;


Yapıştırsam da parçalarını hayatımın,

Su sızdırıyordu çatlaklarından. / Didem Madak


Merhaba sevgili okurlar,


İnsanın hayatı olumsuzluklar nedeniyle çatırdamışsa; midesinde ağrılar, depresif bir ruh hali, baş ağrıları, neler neler olur insanda. Üzüntü ne yapmaz. Özlem de cabası. Evladın öylesine tatlı ve değerli, anneliğinse kutsal bir duygu olduğuna şüphe yokken bir annenin çocuklarından uzak tutulması insafsızca bir hareket ve insan neden bu acımasızca davranış diye sormadan edemiyor. 16 yılın hiç mi hatırı yok? Hiç mi iyi, güzel bir şey yaşanmadı? 16 yıllık evliliğini sizin deyiminizle ceviz kabuğunu doldurmayacak nedenlerle genelde kimse bitirmez ama hadi bitirdi diyelim evlatlarını eski eşinden uzak tutacak kadar neden nefret eder? Eşinizin bu acımasız tutumunu yazdıklarınızla açıklayamamışsınız. Eşim sonuç odaklı demişsiniz. O zaman düşünüyorum, eşinizin psikolojik sorunları var desem onunla 16 yıl evli kalabilmişsiniz. Hala da kabul etse onunla beraber olmaya niyetlisiniz. Çocuklarım için deseniz de sizi bir çırpıda bitirmiş bir adamı yeniden çocuklarınız için bile düşünmemelisiniz. Onunla bir arada olmaya çalışmak yerine sadece çocuklarınızla bir arada olma niyetinizi, kendisiyle bir alakanız olmadığını ona hissettirerek eşinizle görüşmelisiniz. Çocuklarınız için bile eşinizi hayatınıza yeniden almamalısınız. Sizi boşayan bu adama kızgın değil misiniz? Eğer gerçekten siz bu boşanmaya neden olmadıysanız, sizin hayatınızı alt üst eden ve etmeye devam eden bir adamı aklınızdan çıkararak yolunuza devam etmek zorundasınız. Onun peşinde olma hallerinden uzaklaşmalısınız ki varsa hatalarını anlayabilsin. Üstelik bu adam sizinle aynı şehirde olmaya bile tahammül edemiyor. Bir insan eski eşiyle neden aynı şehirde olmak istemez? Bir ihtimal, hayatında bir başkası vardır, bunları öğrenmenizi istemiyor olabilir ama sonuçta ayrılmışsınız. Hayatında bir başka kadının olması normal. Çocuklarınızı olumsuz yönde etkileyecek bir durum yaşanmıyorsa bu da sizi ilgilendirmez tabi. Sizden ayrılmak istemesine neden olan bir kadın değilse, hani denir ya 'aklımda deli sorular' öyleyim. Bir diğer sorum; çocuklarınızı neden siz alamadınız? Neden çocuklarınız babasında kalıyor?


Size tavsiyeme gelirsek, eğer siz bile isteye imkanlarım yetmez gibi nedenlerle çocuklarınızı babaya verdiyseniz şartlarınız ve düşünceleriniz değişmiş olabilir. Tekrar bir dava açarak çocuklarınızın velayetini alabilir, bir de her iki çocuğunuz için nafaka isteyebilirsiniz ama önce hayatınıza bir düzen oturtmalısınız. Hayatınızdaki çatlaklar sizin kararlı kendinize güvenen bir görüntü verememenizden. Eşiniz ne isterse o şekilde davranıyorsunuz. Var mı böyle bir şey? Kimseden korkmamalısınız. Haklarınızı kullanmaktan kaçınmamalısnız. Nerede yaşayacağınız konusunda bile eşiniz karar vermemeli. O ne hakla karışabilir? Hangi sıfatla? Yaşadığı şehirde eminim size de yer vardır ve o şehir sizi kucaklayacaktır. "Her sene çocuklarımı görmeye gidiyorum" demişsiniz. Ne çocuklarınıza ne size yeter senede bir kere çocuklarla bir araya gelmek. İmkanlarım yetmez diye korkmayın. Devlet, kişilere ücret ödemeden avukat sağlıyor. Kanuni haklarınızı çocuklarınız konusunda kullanmaktan çekinmemelisiniz. Çocuklarınıza yakın olmak en doğal hakkınız. O şehirde işinizi ve evinizle ilgili düzeninizi kurup kararlı bir şekilde eski eşinizle iletişim kurmalısınız. En azından hafta sonları, bayramlarda, yaz tatillerinde çocuklarınızı alır, yeri gelir okullarına gider ilgilenir, az çok huzura kavuşur, özleminizi azaltırsınız. Diğer yandan, denediniz mi bilmiyorum, sizlerin bu durumunun normal hale dönüşümünün bir çözümü de ikinizin ortak bir dostu ya da akrabanız, her kim varsa onun eşinizle konuşmasını istemeniz. Evliliklerde boşanmalar, birbirinden nefret etmeler, öfkeler, kızgınlıklar oluyor. Bunlar da geneline bakarsak sıkıntılı durumlar olduğundan sizin yazdıklarınıza bakınca 16 yıl evli kalıp ceviz kabuğunu doldurmayan nedenlerle üstelik kendisi ayrılan biri için bu kindar yaklaşım insanın zihninde bir türlü cevap bulamıyor. Ya siz çok pasif bir kadınsınız ya da eşiniz normal biri değil. Hayatınızdaki çatlakları ancak kararlı, ne istediğini bilen ve bu konuda kararlı olan bir kadın olarak kapatabilirsiniz yavrum. Şimdi bir söz paylaşacağım sizin için;


Kaç meydan okudum da hayatın ancak iki harfini öğrendim... AH... demiş Didem Madak.


Hayat biraz da tercih yavrum. İnsan acılardan ya kendini yaratmayı öğreniyor ya da "ah, vah!" ile yaşayarak kendinden bezilmiş bir hayat yaşıyor. Şimdi siz bu tercihi yapacaksınız. Evet, kendini yeniden yaratmak kolay değil ama her gün ah demek daha da zor bilin ve güçlü olun isterim.


Sevgiler sevgili okurlarıma...


Çözemediğiniz sorunlarınızı yazın, Yeşim Tijen size önerilerde bulunsun.


İşte sorularınızı gönderebileceğiniz adres: yesimilehayatbilgisi@gmail.com

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!
  • Misafir Aynı deli soru direkt aklıma düştü ..çok para kazanınca takip ettirmek gerek ve böyle bir şey varsa bu bahaneyle çocukları alabilmek
    CEVAPLA
  • Misafir Söyle
    CEVAPLA

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.