Bir gökkuşağı; farkındalık...

“Farkındalık” kelimesini ilk kullanmaya başladığımda – dilime nereden takıldığını hatırlamıyorum - Türk Dil Kurumu’nun sözlüğüne bakmıştım.


Farkına varmak, fark etmek, farklılık, fark gibi kelimeler var ama farkındalık yoktu. O yüzden bu kavram üzerinde yoğunlaşırken, bir konuda açık olmak istedim. Farkındalık nedir? Belki bir sözlük gibi tanım yapamam, ama bana ne ifade ettiğini sizinle paylaşabilirim.


Farkındalık bir gökkuşağı gibidir. İçinde birçok renk ve duyguyu barındırır.


Fark etmek ya da farkına varmaktan daha sarsıcıdır.


Farkındalık anında tokat yemişçesine sarsar, hani eskilerin deyimiyle başınızdan aşağı bir kova kaynar su boşaltılmış gibi olursunuz. Korkunun koyu gri karanlığı, anlamış olmanın mor bilgeliği, yaklaşan mücadelenin kırmızı heyecanı ve farklı olmanın fosforlu yeşil yalnızlığı...

İşte kendimize sorular sormaya başladığımızda, korkmadan beynimize, kalbimize bakıp cevaplar vermeye başladığımızda farkındalığa doğru kocaman bir adım atarız.


Bu bir süreçtir, bir yolculuk...


Her bir soru ve cevap ile devam eden bir yolculuk.


Değişimle son bulan zorlu bir yol...


Bazen farklı konularda farkındalıklar yaşarız. Ama her birinde bir an gelir ki, sanki baktığımız resim netleşir. Aslında kare olduğunu zannettiğimiz şeklin köşeleri olmadığını, yanılsama yaşadığımızı anlarız. İşte o an, o konudaki yolculuk sona ermiştir.


Şu anda bahsettiğimiz farkındalık bugününüz ve geleceğiniz hakkında...


Seçimleriniz hakkında...


En önemlisi hayalleriniz, hedefleriniz ve kullanmadığınız potansiyeliniz hakkında...


Eğer hayatınızın bir bölümünde, geleceğiniz ile ilgili kararınızı verirken bir hata yaptığınızı hissediyorsanız, üzerine gitmeniz gerekmez mi?


Hayatını değiştirmek için ne zaman geç kalır insan? Ne zaman doğru zamandır?


Önemli olan nerede yanlış yaptığımızın farkına varmak değil midir? Bize göre yanlış olanı bulmak mı? Mutlak doğru var mıdır? Benim doğrum sizin yanlışınız olamaz mı?


Önemli olan kalbimizi dinleyebilmemiz değil midir?


Geleceği gözümüzde canlandırabilmemiz? Ve adım atabilmemiz? Kendi hayallerimize doğru...


Kendi hedeflerimize doğru...


Hayatımızın rengi nasıl değişir o ilk adımı attığımızda? Daha mı parlak olur renkler, içindeki gri mi azalır? Yoksa tümden mi değişir renkler? Daha coşkulu, daha eğlenceli, daha enerjik renkler mi doldurur çevremizi?



Standart bir cevabı yok maalesef bu soruların. Herkes kendi yolculuğunu yaşıyor, kendi cevaplarını buluyor...


Kendi renklerine boyuyor dünyasını!


Sizin yolculuğunuz hangi aşamada, dünyanız ne renk?

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.